Santa Maria saldırısı sonrası uzmanlar IŞİD yapılanmasında sığınmacı tehlikesine dikkat çekti: Teröre zemin sağlıyor

 
Santa Maria saldırısı sonrası uzmanlar IŞİD yapılanmasında sığınmacı tehlikesine dikkat çekti: Teröre zemin sağlıyor Santa Maria saldırısı sonrası uzmanlar IŞİD yapılanmasında sığınmacı tehlikesine dikkat çekti: Teröre zemin sağlıyor

",Uzmanlar, son yaşanan Santa Maria Kilisesi saldırısı sonrası IŞİD tehlikesine ilişkin sığınmacı ve kaçak göçmenlerin terör yapılanmasına zemin ve eleman sağladığına dikkat çekti. Eylem IŞİD tehdidi gerçeğini hatırlattı. Örgütün Avrupa ülkelerine eylem yapmak veya teşkilat oluşturmak için görevlendirdiği personeli de Türkiye üzerinden gönderdiği düşünülüyor. Türkiye’de sığınmacı sorunun Atatürk’ün kurduğu ulus-devlet yapısına zarar verdiğini belirten Esenyurt Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Öğretim Üyesi Prof. ‘YABANCI DEVLETLERİN YIPRATMA ARAÇLARI’Terör olaylarının panik ve tehdit yaratmak için çıkarıldığını belirten Okan Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Elemanlarının saklanmalarına uygun ortam sağlanması açısından iç güvenliğimiz için tehdit oluşturuyor. Diğer taraftan terör örgütü eylemlerini veya destek veren devletlerin siyasi amacına hizmet eden faaliyet olarak değerlendirmek gerekir. Dr.  Gürson, “Saldırılar dikkate alındığında örgütün eylemlerde savunmasız hedefleri tercih ettiği görünüyor. Bazı bölgelerimiz Araplaşabilir. Terör örgütü DHKP-C’nin eylemlerini arttırması da dikkat çekici. Sait Yılmaz, “Sığınmacılara yönelik bir an önce tedbir almazsak sonuçlarını önümüzdeki on yıllarda çok daha ciddi bir iç güvenlik sorunu olarak hissetmeye başlayacağız. Kilise baskını; Batı ülkelerinde Kuran yakma eylemleri ile Filistin’deki İsrail saldırılarından sonra artan Hristiyanlara yönelik hedef gösterme eylemiydi. İleride siyasette rol alabilecek kişiler farklı gündemlerle ortaya çıkabilir” dedi. IŞİD de ABD’nin 2003’te Irak’ı işgal ve devlet otoritesini yok etmesinden sonra ortaya çıkan El Kaide terör örgütünün Irak yapılanmasının devamı” dedi. Bu sorular Türk diline muhalefet, bölgesel özerklik ve hatta bölünme isteği boyutlarına ulaşabillir. Terör saldırısının ardından Emniyet Genel Müdürlüğü ve MİT tarafından terör örgütü IŞİD’e yönelik operasyonlar düzenlendi. ",. Bunların kayıt dışı istihdamları ise işsizliğin artmasına ve ekonomik olarak vergi kaybına yol açıyor. Operasyonların kapsamında birçok tutuklama olurken bir kısım sanık da “adli kontrol şartıyla” serbest bırakıldı. Terör, devletlerin karanlık savaş ortamında ekonomik ve ticari ambargolar, ithalat ve ihracat kotaları gibi diğer devletlere karşı uyguladıkları yıpratma politikası olarak ele alınmalı. Bunlar aslında arkalarındaki güçlere hizmet ederler” dedi. Yılmaz, “Türkiye’de iki tür IŞİD militanı var; yerel gruplar ve örgütün dağılması ile ülkemize gelenler. Sığınmacılar bunlara ülkeye rahat giriş yapmaları anlamında örtü sağlıyor. Ali Poyraz Gürson, “Kaçak göçmenler ve sığınmacılar, ülkemizde yabancı terör örgütlerinin potansiyel insan kaynağı durumunda. Terör örgütü IŞİD’in İstanbul Sariyer’de bulunun Santa Maria Kilisesi saldırısının yankıları sürüyor. Türkiye’nin Filistin davasına ilişkin açıklamaları bu kişileri tahrik etmiş olabilir. Ortadoğu bölgesinde radikalleşme arttıkça terör örgütleri her zaman olacak” ifadelerini kullandı.

Santa Maria saldırısı sonrası uzmanlar IŞİD yapılanmasında sığınmacı tehlikesine dikkat çekti: Teröre zemin sağlıyor

Terör örgütü IŞİD’in İstanbul Sariyer’de bulunun Santa Maria Kilisesi saldırısının yankıları sürüyor. Terör saldırısının ardından Emniyet Genel Müdürlüğü ve MİT tarafından terör örgütü IŞİD’e yönelik operasyonlar düzenlendi. Eylem IŞİD tehdidi gerçeğini hatırlattı. Sığınmacılar bunlara ülkeye rahat giriş yapmaları anlamında örtü sağlıyor. Operasyonların kapsamında birçok tutuklama olurken bir kısım sanık da “adli kontrol şartıyla” serbest bırakıldı. Örgütün Avrupa ülkelerine eylem yapmak veya teşkilat oluşturmak için görevlendirdiği personeli de Türkiye üzerinden gönderdiği düşünülüyor. Bunlar aslında arkalarındaki güçlere hizmet ederler” dedi. Terör, devletlerin karanlık savaş ortamında ekonomik ve ticari ambargolar, ithalat ve ihracat kotaları gibi diğer devletlere karşı uyguladıkları yıpratma politikası olarak ele alınmalı. Ali Poyraz Gürson, “Kaçak göçmenler ve sığınmacılar, ülkemizde yabancı terör örgütlerinin potansiyel insan kaynağı durumunda. İleride siyasette rol alabilecek kişiler farklı gündemlerle ortaya çıkabilir” dedi. ",Uzmanlar, son yaşanan Santa Maria Kilisesi saldırısı sonrası IŞİD tehlikesine ilişkin sığınmacı ve kaçak göçmenlerin terör yapılanmasına zemin ve eleman sağladığına dikkat çekti. Elemanlarının saklanmalarına uygun ortam sağlanması açısından iç güvenliğimiz için tehdit oluşturuyor. Dr. Terör örgütü DHKP-C’nin eylemlerini arttırması da dikkat çekici. Bazı bölgelerimiz Araplaşabilir. Dr. Türkiye’de sığınmacı sorunun Atatürk’ün kurduğu ulus-devlet yapısına zarar verdiğini belirten Esenyurt Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Öğretim Üyesi Prof. IŞİD de ABD’nin 2003’te Irak’ı işgal ve devlet otoritesini yok etmesinden sonra ortaya çıkan El Kaide terör örgütünün Irak yapılanmasının devamı” dedi. Ortadoğu bölgesinde radikalleşme arttıkça terör örgütleri her zaman olacak” ifadelerini kullandı. ",. Yılmaz, “Türkiye’de iki tür IŞİD militanı var; yerel gruplar ve örgütün dağılması ile ülkemize gelenler. Kilise baskını; Batı ülkelerinde Kuran yakma eylemleri ile Filistin’deki İsrail saldırılarından sonra artan Hristiyanlara yönelik hedef gösterme eylemiydi. Sait Yılmaz, “Sığınmacılara yönelik bir an önce tedbir almazsak sonuçlarını önümüzdeki on yıllarda çok daha ciddi bir iç güvenlik sorunu olarak hissetmeye başlayacağız.  Gürson, “Saldırılar dikkate alındığında örgütün eylemlerde savunmasız hedefleri tercih ettiği görünüyor. Bunların kayıt dışı istihdamları ise işsizliğin artmasına ve ekonomik olarak vergi kaybına yol açıyor. ‘YABANCI DEVLETLERİN YIPRATMA ARAÇLARI’Terör olaylarının panik ve tehdit yaratmak için çıkarıldığını belirten Okan Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Diğer taraftan terör örgütü eylemlerini veya destek veren devletlerin siyasi amacına hizmet eden faaliyet olarak değerlendirmek gerekir. Türkiye’nin Filistin davasına ilişkin açıklamaları bu kişileri tahrik etmiş olabilir. Bu sorular Türk diline muhalefet, bölgesel özerklik ve hatta bölünme isteği boyutlarına ulaşabillir.